Böyle bir gelişme olunca eski Iced Earth tutkumuzun alevlenmesi için bir sebep ortaya çıkmış olabilir düşüncesiyle uzun süre gelişmeleri takip ettik. Ve en sonunda da olayı birinci ağızdan bize aktarması için grubun vokalisti Tim "Ripper" Owens ile bir röportaj gerçekleştirdik. Kendisine yeni albüm "Framing Armageddon (Something Wicked Part 1)" hakkında ne düşündüğünü sorduğumuzda; "Bu bence şimdiye kadar Iced Earth'ün kaydetmiş olduğu en iyi albüm. Dinleyince anlayacaksınız, bu albümde birçok klasik şarkı mevcut ve zaman içinde değeri çok daha iyi anlaşılacaktır eminim ki" cevabını aldık. Neden böyle düşündüğü ise açıktı; "İlk defa bir albümü kaydederken bu kadar duygulandım diyebilirim. Çünkü vokal yeteneğimi tam olarak sergileyebileceğim düzenlemeler ile karşılaştım ve oldukça hoşuma gitti. Ayrıca şarkıların beste yapıları da konserlerde çalınmaya çok müsait ve konserlerdeki o coşkuyu duydukça bu müziğe olan bağlılığımız daha da artıyor. Bu albüm, kariyerim boyunca kaydederken en çok zevk aldığım albümdü." Bilirsiniz, grubun yaratıcı dehası kurucu Jon Schaffer'dır ve grupta her şeyi kendi başına halletmesi ile meşhurdur. Daha önce birlikte çalıştığı müzisyenlerden birçoğu ise Jon ile çalışmanın tam bir kâbus olduğundan bahsederler zaman zaman. Tim ise bu konuda şöyle düşünüyor; "Benim için Jon ile çalışmak, turnede olmak, kayıtta olmak her zaman zevkli ve eğlenceli olmuştur. Eğer sadece işini yaparsan, Jon birlikte çalışmak için çok uygun bir müzisyen bence. Grupta müzikal olarak her şeyi onun hazırlaması normal olarak görülmeli çünkü bu grubu o yarattı. Dolayısıyla tüm sorumluluğu üzerinde hissetmesinden daha doğal bir şey olamaz." Yeni albümlerinin kayıt sürecinde yaşadıkları bitmek tükenmek bilmeyen kadro değişimi hakkında ise Tim'in görüşleri şu yöndeydi "Her ne olduysa oldu ve bence grup için en iyisi oldu. Troy müthiş bir gitarist, Denis harika bir bass gitarist ve Brent de oldukça yetenekli bir davulcu. Ernie'nin başına gelen için ise oldukça üzgünüm (gruba 2006 sonunda katılan gitarist Ernie Carletti, tecavüz suçundan dolayı birkaç ay sonra tutuklanmıştı) fakat şu an doğru kadroyu bulduğumuza inanıyorum". Tim; önümüzdeki sene yayınlanacak olan "Revelation Abomination (Something Wicked Part 2)" albümünün kayıtlarının ise şu sıralar devam ettiğini belirtiyor. Kariyerinde iki kere grup değiştirdi ve ikisinde de gruba efsane vokalistlerin yerine girdi Tim Owens. Judas Priest'te gelmiş geçmiş en büyük seslerden Rob Halford yerine, Iced Earth'te ise bir dönemin vokalist ikonu Matthew Barlow'un yerine... Bunun ilk başlarda üzerinde nasıl bir baskı yarattığını sorduğumuzda "Bu tarz baskıları yaşamamak için olay üzerinde çok ayrıntılı düşünmedim hiçbir zaman. Sadece işimi yapıyorum havasındaydım. Kendim oldum ve sadece kendim gibi şarkı söyledim. Kendimden önceki vokalistler hakkında derin düşüncelere sahip değilim!" şeklinde bir cevap aldık. Peki, Matt ya da Rob hakkında ne düşünüyor dersiniz? "Matt iyi bir arkadaşım ve gerçekten çok iyi bir vokalist, onun şarkılarını söylemek oldukça güzel. Rob ise çok klâs bir insan ve o da arkadaşım diyebilirim. Birbirimiz hakkında söyleyebileceğimiz yalnızca iyi şeyler var. Ve bu da benim ona duyduğum saygıyı besliyor açıkçası" Jon'un kendi yazdığı ve ilk bölümü “"omething Wicked This Way Comes" albümünün son üç şarkısında başlayan, yeni albüm "Framing Armageddon (Something Wicked Part 1)"de ise nihayet kaldığı yerden devam eden bilim-kurgu hikâyesi hakkında ise şunları düşünüyor Tim; "Bilim-kurgu hikâyeleri ile aram pek iyi değildir fakat bu Jon'un gerçekten müthiş bir hikâye yaratmış olduğu gerçeğini değiştirmiyor." Bu hikâyeye bir şeyler eklemeyi ya da bu hikâyeden bir şeyleri çıkarmayı düşünüp düşünmediği sorduğumda ise "Unut bunu dostum. O çok farklı bir yetenek gerektiren bir iş." yanıtını alıyorum. Bildiğiniz üzere Tim Owens'ın bir de kendi grubu var, Beyond Fear adında. Geçtiğimiz yıl ilk albümleri "Beyond Fear"ı yayınladılar. Bu proje hakkında ise şunları söylüyor; "Şimdiye dek en iyi eleştirileri aldığım albüm oydu ve bu sebeple oldukça mutluyum Beyond Fear projesinden. Sadece bir albüm kaydetmekle kalmayacak, aynı zamanda çok daha güçlü ve daha iyi bir grup olarak geri döneceğiz. Bundan emin olabilirsiniz. Grupta yaratıcılığımı şarkı yazarak da gösterebildiğim için, müzisyen olarak beni oldukça tatmin eden bir proje bu." Iced Earth'ün bir önceki "The Glorious Burden" adlı albümü bence grubun en kötü albümüydü. Jon da bu albümü kötüleyen basın mensuplarına çok sinirlendiğini açıklamıştı bir röportajında. Tim'in ise fikirleri şu yönde: "O ana dek benim için en iyi albüm oydu. İnsanlar o albümü fazla Amerikancı buldukları için kötülediler sadece ve bu aptallıktan başka bir şey değil. Üzgünüm eğer sen de böyle düşünüyorsan... O albüme genel olarak dünya tarihi ile ilgiliydi ve biraz daha fazla Amerikan tarihi içermesi tamamen Jon'un bir Amerikalı olmasından kaynaklanıyor. Bu da çok normaldi bence. Bu tarz bir şeyi Iron Maiden yapsa kesin müthiş denilirdi ama biz yapınca eleştirildi işte. Bence 'The Glorious Burden' harika bir albüm, hem liriksel hem müzikal olarak." Tim Owens'ın hayatını anlatan bir film var bildiğiniz üzere. "Rock Star" isimli... Başrollerini Mark Wahlberg ve Jennifer Anniston'ın paylaştığı bu film, Tim'i canlandıran karakterin grunge müzik yapmaya karar vermesi ile sonlanmakta. Tim'in görüşleri şu şekilde: "Filmin sonundaki şarkı tüm filmdeki en iyi şarkı hahaha. Bence filmin sonunda bir problem yok. O ayağa kalkıp bağırma olayı bir şakaydı, tıpkı tüm filmdeki çoğu şey gibi..." Judas Priest ile geçirdiği yılları her zaman onur ve mutluluk içinde hatırlayacağını sözlerine ekleyen Tim'e vokalist olmasaydın ne olurdun sorusunu sorduğumuzda ise "Karım da gerçek bir iş bulmam ve daha fazla para kazanmam gerektiğini söyleyip duruyor dostum ama bu benim gerçek işim ne yapabilirim ki? :)" şeklinde bir cevap alıyoruz. Röportaj: Sadi Tirak |